Çocukların Evdeki Çalışma
Ortamı için püf noktalar
Haber : Necati MUMAY
Ödüllü projeleriyle uluslararası çapta başarılara imza atan Iglo Architects Kurucu Ortağı Mimar Esen Akyar Karoğlu, evlerimizde kaldığımız bu süreçte yaşam alanlarında yapılacak birkaç düzenlemeyle uzaktan eğitim gören çocuklu ailelerin hayatlarını kolaylaştıracak bazı püf noktaları aktardı.
Iglo Architects Kurucu Ortağı Mimar Esen Akyar Karoğlu, COVID-19 salgını ile mücadele ettiğimiz ve evlerimizden çalıştığımız bugünlerde yaşam alanlarında yapılacak birkaç düzenleme ile çocukların uzaktan eğitim görürken çalışma ortamlarının nasıl düzenlenmesi gerektiğine dair bazı pratik uygulamalar aktardı. Yeni rutinleri ve günlük yaşamı desteklemek için mimari önerilerde bulunan Esen Akyar Karoğlu’na göre hayat normale döndüğünde bile işe ve eğitime ayrılan zamanın eskisine göre daha büyük bir bölümü online olarak evlerimizde devam edebilir.
Bu zaman dilimini sabır göstererek katlanılacak bir süreç olarak değil de, zorlukları kadar fırsatlarıyla da gelen yeni bir dönem olarak tanımlayan Mimar Esen Akyar Karoğlu’na göre bu sürecin birçok olumlu yanı da bulunuyor: Çocuklarımızla daha fazla birlikte olabilmek, evimizin bir otel olmaktan çıkıp yaşayan bir yer haline gelmesi, zamanımızın eskiden yollarda geçen bölümünün artık bize ait olması bu avantajların bazıları…
Çocuklarla sürekli bir aradayken aynı ortamda çalışmanın da kolay olmadığını vurgulayan mimar, uzaktan eğitimde konsantrasyonu ve verimliliği sağlayabilmek için çalışma ortamlarının nasıl düzenlenmesi gerektiğine dair bazı önerilerde bulunuyor.
Rutinleri Destekleyecek Mekan Kurgusu Yapılmalı
Konsantrasyon ve odaklanmayı sağlayabilmek için çocukların yapılandırılmış zaman dilimlerine yani rutinlere ihtiyacı olduğundan söz eden Esen Akyar Karoğlu çocuk odasındaki çalışma bölümünü uyuma ve oyun köşelerinden ayrıştırmanın oldukça önemli olduğunu dile getiriyor ve ekliyor: “Çalışma bölümü uyku ve oyun bölümlerinden araya bir kütüphane koyarak ayrılabilir. Yatağın merdivenle çıkılacak şekilde üst kotta olup, altında çalışma masasının olduğu çözümler de uygundur.”
Özellikle birkaç çocuğun veya ebeveyn ve çocuğun aynı odada çalışması durumlarında çalışma ortamını kişiselleştirmenin odaklanmaya faydalı olacağını belirten mimar, masalar arasına bir paravan veya bir perde çekilerek kişisel çalışma alanları yaratılabileceğini sözlerine ekliyor.
Mimar Esen Akyar Karoğlu’na göre çalışma ortamının kurgusunu yaparken bir diğer dikkat edilmesi gereken nokta ise mekanda kullanılan renkler. Çocuğun sakin ya da hareketli olmasına göre farklı renk seçimleri yapılabileceğinden bahseden mimar, mavinin konsantrasyon artırıcı ve sakinleştirici, kırmızının ise konsantrasyon arttıran ve uyarıcı bir renk olduğunu dile getiriyor. Daha büyük yaştaki çocuklar için koyu füme renginin de çalışma mekanlarında kullanılabileceğini belirten Esen Akyar Karoğlu üzerine yazılıp silinebilen boyaları da tavsiye ediyor ve ekliyor: “Bu sayede çocuk duvarı bir planlama panosu olarak kullanabilir ya da arada karalamalar yapıp rahatlayabilir.”
Öğrenmeyi Zevkli Kılacak Çalışma Alanları Oluşturulmalı
Mimar Esen Akyar Karoğlu, çocuklar için önceden bir rahatlama, dinlenme ve oyun alanı olan evin, şimdilerde ise aynı zamanda bir okul haline gelmeye başladığını dile getirerek “Çalışma köşesini normalde günde sadece iki saat kullanan bir çocuk için günün büyük bölümünü o köşede geçirmek oldukça zor. Bu nedenle çocuklar için öğrenmeyi zevkli kılacak bir ortam oluşturulmalı. Çalışma köşesinde ufak bir puf ya da koltuk ile bir oturma bölümü, okuldan eve gelen tüm kitap ve kırtasiyenin dağınıklık yaratmadan istiflenebilmesi için bir raf sistemi ya da bir dresuar kullanarak bir depolama bölümü oluşturulabilir.” dedi.
Çalışma alanı kurgusu yaparken doğru aydınlatma kullanılması gerektiğini belirten Esen Akyar Karoğlu çalışma masasının mutlaka gün ışığı alan bir noktaya yerleştirilmesi gerektiğini dile getiriyor ve çalışma masasının pencereye dik olarak ya da çalışılırken dışarıya bakacak şekilde paralel olarak yerleştirilebileceğini sözlerini;
“Odanın genel aydınlatmasında kademeli ışıklandırma kullanılmalı, çalışma bölümünde mutlaka bir odak ışık, yani masa lambası bulunurken odayı genel olarak aydınlatacak bir sarkıt lamba da olmalı” diye sürdüren mimar, uyku ve oyun köşelerinde duvar apliği ya da lambader de kullanılabileceğini aktarıyor ve ampullerin mutlaka LED ve gün ışığı seçilmesi gerektiğini belirtiyor.
“Eğitim tabii ki ekran başında geçiyor. Bu sebeple belki monitörler yenilendi, çocuk odasına printer konuldu, kamera alındı. Kablo karmaşasını gizlemeyi önemsemek gerek. Kablo yığınlarını bir arada bantlayarak mutlaka ya masanın altına ya da dolap arkalarına gizleyin” diyen Esen Akyar Karoğlu küçük bir projektör kullanarak bilgisayar ekranını duvara yansıtmanın da iyi bir çözüm olabileceğinden bahsediyor ve ekliyor: “Hem çocuğun hoşuna gidecektir hem de daha büyük bir ekran olacağı için ve mavi ışığa bakmayacağı için daha sağlıklı olacaktır.”
Aktivite Zamanları da Düşünülmeli
Çocuklar, özellikle ilkokul çağında olanlar, öğrenim gördükleri ve ders çalıştıkları zamanlar dışında aralarda oyun zamanına ihtiyaç duyarlar. Mimar Esen Akyar Karoğlu’na göre evde onlar için eğlenceli olacak oyun ve aktivite köşeleri düzenleyerek boş zamanları da ekran başında geçirmelerine engel olmak ve bedensel olarak aktif ve eğlenceli zaman geçirmeleri için uygun ortamı hazırlamak da oldukça önemli.
“Koridora stickerlarla sek sek alanı yapmak, mekanın büyüklüğü uygunsa salonun bir köşesinde tavandan bir salıncak sallandırmak, bir duvarı da yine yazılıp silinebilir boyalarla renklendirip sadece eğlence ve oyun için ayırmak hem çocuklarınızın hem de evinize renk kattığınız için sizin ruh halinizi yükseltecektir. Evin ortak kullanılan bir noktasında seçeceğiniz bu duvarı, paylaşılacak sorumlulukları listelemek ve günlük plan yapmak için de kullanabilirsiniz” diyen Esen Akyar Karoğlu, bu planlamayla ev işlerini oyun haline getirerek çocuğunuzla birlikte bir aktivite yaparken aynı zamanda çocuklara sorumluluk verip, iş yükünüzü az da olsa hafifletilebileceğinizi dile getiriyor ve ekliyor: “Pandemi günlerinde siz de ofis ve ev işlerinin arasında küçük molalar verip çocuğunuzla koridorda sek sek oynayarak eğlenmeyi unutmayın!”
Iglo Architects Hakkında:
Iglo Architects, 2001 yılında Zafer KAROĞLU ve Esen AKYAR tarafından kuruldu. Bugüne kadar farklı sektörlerden gelen müşterileri için Türkiye’deki birçok şehirde ve yurt dışında mimari tasarım, proje ve uygulama alanlarında hizmet verdi. Mimarlık alanında işlevsel tasarımlar ve uygun maliyetli çözümler
üreten Iglo Architects, kullanıcılara yepyeni bir tasarım süreci yaşatıyor; müşteri memnuniyetinden ve özenli bir ekip çalışmasından ödün vermeyerek yoluna devam ediyor.
Iglo Architects tasarımı Cimpor Çimento Fabrikası 2010 yılı, Mecaplast Ar-Ge yapısı 2011 yılında, Logipark Lojistik Tesisleri ise 2012 yılı Arkiv Seçkileri arasına girdi. P Blok Prodüksiyon ve Post-Prodüksiyon Stüdyosu 2010 Intera İç Mimarlık Ödülleri’nde ‘Ofis’ kategorisinde birinci, 2013 Leaf Interior Design Awards’ta ise ‘Yılın Ticari Yapısı’ kategorisinde finalist oldu. Tuzla’da tasarlanan Logipark Lojistik Tesisleri ayrıca 2013 Arkiv İşveren Ödülü’nü almaya hak kazandı.
ICI Fabrika ve Yönetim Binası projesi, 2014 yılında Dünya Mimarlık Festivali’nde (WAF) “Ofis Projeleri” kategorisinde de finale kalma başarısını gösterirken 2015 yılında Sign of the City gayrimenkul ödüllerinde “Devam Eden Projeler” kategorisinde En İyi Endüstri Yapısı ödülüne layık görüldü; aynı yıl, tüm dünyadan uluslararası mimari ve iç mimari projelerin yer aldığı prestijli paylaşım portali World Architecture Community’nin 19. Proje döngüsünde de kazanan projeler arasında yer aldı.
Iglo Architects tasarımı Parsan Genel Müdürlük ve İdare Binası, Cityscape 2015 Mimarlık Ödülleri’nde “Geleceğin Ticari Yapıları” kategorisinde finale kalırken, ICI Fabrika ve Yönetim Merkezi ile Ortana Fabrika ve Yönetim Binası projeleri The Plan ödüllerinde “Production” kategorisinde finalist olma başarısını gösterdi. Iglo Architects, 2016 MIPIM ‘’Best Futura Project’’ kategorisinde Türkiye’den seçilen tek finalist olarak ICI Fabrika ve Yönetim Merkezi ile yarıştı. ICI Fabrika ve Yönetim Merkezi 2016 yılında American Architecture Prize “Honorable Mention” ödülünün, 2017 yılında ise “Ofis/Endüstri Yapıları” kategorisinde iF Design Ödülü’nün sahibi oldu.
Anatolia Tiles & Stone projesi 2017 yılında 2A Asia Architecture Awards 2017’de de finalist olarak yarıştı. Yine 2017 yılında Anatolia Tiles & Stone “Factories” kategorisinde, İzmir Satış Ofisi projesi ise “Office” kategorisinde, 24th Cycle of World Architecture Awards’a layık görüldü.
*****