İsmet Alphan Resim Sergisi
M. Demirel Babacanoğlu Yazdı
İsmet Alphan 1944 Adana doğumlu. 1963’de Adana Erkek Lisesi’ni, 1964’de Fark derslerini vererek Adana Kız İlköğretmen Okulu’nu dışarıdan bitirdi. 2011’de emekli oldu. 2001’den beri resim çalışmaları yapmaktadır. Üç kişisel sergi açtı, on karma sergiye katıldı. Renkçi anlayışla resim yapıyor. 17 Ocak 2022 günü Adana Büyükşehir Belediyesi 75. Yıl Sanat Galerisi’nde resimlerini sergiledi. Sergide 35 tablo, tanıtıcı belge bulunmaktadır.
Sergide yer alan yapıtlar tam bir Adana Klasiği! Adana verilerini, Adana öykülerini, Adana yapısını, yöresini, geleneğini göreneğini anlatıyor. Sıcak renklerin egemenliği olan bu yapıtlarda yer yer soğutulmuş renkler kullanılmış. Düzlemde, renklerin tonları, çizimler uyum içerisinde verilmiş. İzleyicileri kendine çekiyor…
Adana eski bir tarihe sahip. Denebilir ki kırka yakın uygarlık geçmiş buradan… Her geçen uygarlık kendi izlerini bırakmış gitmiş.
“Siptilli”, pazar demek. Çifte minareli caminin orada açılıyormuş o yıllarda…daha sonra Mestan hamamı yanında, Obalar Caddesi’nde, Kocavezir’de… “Siptilli” deyip geçmeyin, Adana’yı orada görebilirsiniz.
“Cenup Garajı”, eski adı oruzdibak. “Cenup”, güney demek. İller arası garaj buradaydı… Sonra, Girne Köprüsü yakınına kaldırıldı, daha sonra da Tarsus-Mersin’e giden E/5 Karayolu üzerine alındı…
Yağ Camii, eskiden burası kiliseymiş, camiye çevrilmiş sonra, önünde yağ pazarı kurulurmuş, adını burada almış… Dimdik ayakta taş yapısı. Avlusunda önünde çeşme, kuşlar garipler sulanır…
Aşlamacılar, taslarını tıkırtarak nağmeler söylerler, meyan kökünden yapılmış buz gibi aşlamalarını satarlar… seyyar berberler bir köşede, ya da bir handa müşterilerini tıraş ederler, nalbantlar atları nallarlardı…
Batoz makinesini de betimlemiş Alphan… Traktörle çekilirdi. Tarihe karıştı bu araç, ağzına verirdin ekin demetlerini, bir yerinden saman, bir yerinden dane akıtırdı. Ciğerciler ciğer satardı sokakta, şimdi Büyüksaat’te satıyorlar sabahları… Ya köşkerler, ayakkabıları tamir ederlerdi.
Sakalar, Seyhan Irmağının suyunu taşırlardı testilerle, satarlardı mahallelerde… Hele şu ayı oynatıcılar hiç kalmadı memlekette… koca karılar nasıl yatar, genç kızlar nasıl oynar taklit ederlerdi…
Ya çırçır fabrikaları, çektiği kütlülerin pamuklarını balya yapıp pazarlara gönderirlerdi…. Bileyiciler bilerdi bıçakları. Muzaffer İzgü’nün böyle bir öyküsü vardı, bayılarak okurdu çocuklar…
Yaşar Kemal, Yılmaz Güney, Ahmet Akata Adana’nın simgesiydiler…
Adana tarihinden… kesitlerdi bunlar…
23 Ocak 2022, Adana
*****