
Giritliler Fotoğraf Sergisi
ve Mutfağı İzlenimleri
M. Demirel Babacanoğlu Yazdı
Birinci Dünya Savaşı sona ermiş, Kurtuluş Savaşı vermişiz, Lozan Anlaşmasıyla sınırlarımızı çizmiş, barışı sağlamışız. Ülkemizdeki Rumlarla, yurtdışındaki Türkler arasında mübadele (değişme) yapmışız. Bu değişimden biri de (1924) Girit’te yaşayan soydaşlarımızla olmuştur…
Girit’in geçmişi milat öncesine dayanmaktadır. Minos, Roma, Bizans, Arap, Venedik, Osmanlı uygarlığı geçmiştir buradan. Girit, Osmanlı imparatorluğu için önemli bir stratejik hedef olmuştur. 1600’lerin başında Girit, Venediklilerin elindeydi. Venedikliler bu stratejik adayı Akdeniz’de rahat dolaşmak için ve ticaret amacıyla oldukça fazla kullanıyordu. Son zamanlarda Osmanlı’nın Afrika topraklarına ulaşımı ve Akdeniz’deki seyahatleri, korsanlar tarafından sıklıkla rahatsız edilince ve korsanların bir üssü haline gelen bu adanın alınması şart olmuştu.
1645 yılında 1.İbrahim tarafından Girit seferi başlatılmış ve bu başlatılan kuşatma tam 24 yıl sürmüş , sonunda Girit’in alınması 4. Mehmet zamanında başarılmış, 1669 yılında Osmanlı topraklarına katılarak Venediklilerle yapılan anlaşma sonucunda Osmanlı eyalet haline gelmiştir.
1898 yılında bağımsızlığına kavuşmuş. 1913’te Yunanistan’a bağlanmış. Yüzölçümü 8336 km², nüfusu 623 000, Adana’ya uzaklığı 1000 km. kadardır. Başkenti Kandiye, yazları sıcak, kışları ılıktır, turistik bir adadır.
Rumlar Anadolu’da, Türkler Girit’te güzel güzel yaşarken, Kurtuluş Savaşı sonunda Lozan Anlaşmasıyla Yunanistan’la 1924 yılında mübadele başlatılmış, Girit Türkleri yurdumuza gelmiş, bir bölümü Mersin, Adana, Tarsus’a yerleştirilmiştir.
Orhan Kemal, “Hanımın Çiftliği” romanında Giritli’nin Meyhanesi’nden, Yaşar Kemal “Bir Ada Hikayesi” dörtlü romanında mübadeleden uzun uzun söz eder, ilginç şeyler anlatır. Dileyen bu romanlara baş vurabilir.
Çukurova’ya uyum sağlayan Giritliler, Girit’te ve sonrasında çekilmiş olan, Foto Spor Hançerli Arşivinde yer alan fotoğraflardan H.Yüksel Hançerli‘nin derlediği “Girit’ten Anadolu’ya Fotoğraf Sergisi”ni 14 Şubat 2018 günü Büyükşehir Belediyesi 75. Yıl sanat Galerisi’nde açtılar. Ardından 17 Şubat günü de “Sağlıklı Yaşamın Sırları Girit Mutfağının Çukurova’daki İzleri” konulu yemek çeşitlerini sundular, söyleşi gerçekleştirdiler.
Söyleşide H. Yüksel Hançerli, Hüseyin Şendağ, Sadık Boltaç, Özgen Arı konuştular. Girit mutfağının önemini, özelliğini belirttiler, beslenmeye olan etkisini, yaşam süresini uzattığını örnekleriyle anlattılar. Zeytin yağının yararlarını sıraladılar, kullanılmasını önerdiler… Bu mutfakla yüz yaşını geçtiklerini söylediler.
Salon, İzleyicilerle doluydu. En önde, Büyükşehir Belediyesi Başkanı Hüseyin Sözlü, Adana eski saylavlarından Ziya Yergök yer aldılar. Konuşmaları önemle dinlediler, fotoğrafları ilgiyle izlediler, beğenilerini sundular…
Fotoğraflara baktığımızda çoğunlukla eskimiş, sararmış fotoğraflar olduğunu görüyoruz. İnsanlar açık başlı, saçları taralı, örtülü, fesli, şapkalı, modern giyinişli… Öbek öbek durulmuş, çekilmiş fotoğraflar, 96 yıllık süreç içerisinde bugüne kalmışlar…
İlk öbekte biri fesli önde, sağında solunda birer çocuk, ayakta olan orta yaşa doğru ilerleyen yakışıklı iki genç…
Aaaa burada da atlara binmiş kırda ilerleyen iki çiftçi-emekçi köylerine, evlerine, ya da tarlalarına gidiyorlar…
Çadır altında kadınlı, baylı çocuklu pazarcıları görüyoruz. Bunlar da bir masanın başında epeyce kalabalık topluluk… Bakın burada da evin önünde iki yaşlı insan oturmuşlar, karşılarında bir kadın elinde bir giyinek, onarıyor…
Bu da iki okullu çocuk, başlarında şapka… Kız çocukları beşibirlik gibi durmuşlar, ne kadar sevimli bakıyorlar yaşama, şimdi anne mi, nine mi bilinmez!?…
Yine çocuklar kümesi bir askerle birlikte ağabeyleri mi yoksa?… Kendinden emin dört genç, öndekiler sandalyede… Bir de ayakkabı onarımcısı çırağı da kendisi de fesli..
Yemeklerin, beslenmenin zahmetini çeken Giritli kadınlar lahana, marul, çeşitli otlar, turşu, zeytin, zeytin yağı, nar ekşisi, ekmek, pasta çeşitleri koymuşlar tabaklara… Çağrılılar bakıyor tadına, karnını doyuruyor kimi…
Yemekli sergi de hoş oluyor canım.
*****