Antalya Kökez Göleti, Yılkı Atları

Haber & Fotoğraflar Şahika Öner

Antalya’ya bahar havası gelmiş. Biz yılkı atlarını, hem kış hem bahar çiçeklerini aynı mevsimde göreceğiz. Kökez Gölü ve Gölet’ine de uğrayacağız. Dağcı, Likya’nın Dağları ve Yaylaları yürüyüş grubu kurucusu Ömer Faruk Gülşen hoca ve dört arkadaş hava aydınlandığında yola çıkıyoruz. Güneşin Antalya’yı yeniden ısıttığı, bulutlarla süslenmiş bu günde Hacısekililer köyü’nden etrafı seyrederek yol alıyoruz. Yanda Çandır Çayı bütün güzelliğiyle kayaların arasından akıyor. Yarbaşçandır’ın Merkezi Beydağları karlı yamaç ve tepeleriyle bizi karşılıyor. Bulutlar dağların üstüne gölgeler düşürmüş. Karlar güneşin parlaklığı ile ışıldıyorlar. İleride, Yassı Kayalar’da doğal yaşamın sahipleri yılkı atları toplu halde gözüküyor. Hafiften ısıran rüzgara karşı görsellik bütün güzelliğiyle gözümüzün önünde uzanıyor. Dikkatli bir şekilde yaklaşıp atların fotoğraflarını çekiyoruz. Bazıları, aşağı doğru iniyor, bir büyük grupta tepenin yamacında duruyorlar. Arada hamile olan kısraklar var. Bizi dikkatlice izleyip, sonunda çam ağaçları arasında kayboluyorlar.

Katran Başı’nda mola zamanı, yerler kar ve buz, çamlar gelinlik giymiş. Tabiatın soğuk kolları bizi sararken, bulunduğumuz mevki kartpostal gibi duruyor. Yolcu yolunda gerek deyip, bu güzel manzaranın içinden istemeyerek ayrılıyoruz.

Yol üzerinde aralarda kar bulunduğu çam ağaçları dibinde, son kalan kardelenleri görüyoruz. Kardelen çiçeği Türk’ler tarafından botaniğe kazandırılmış, 1874 yıllarında İzmir’in dağlık bir bölgesinde bulunmuştur. Bilinen 14 türü bulunmaktadır. Kardelen çiçeği ocak ayında çiçek açmaya başlar ve mart ayına kadar açmaya devam eder. Kışın soğuğuna oldukça dayanıklıdırlar. Yüksek rakımları, 1800 metre yüksekliğe kadar tercih ederler.

Kızılçam ormanlarının gölgesine sığınmış Kardelenler, narin sapları ve bükük boyunlarıyla bizi karşılıyorlar. Geniş bir alana gelişi güzel yayılmışlar. Saraycık Mevkii’nde, dik dağ yamaçların da, mevsime merhaba diyen şakayık tomurcuklarının güzelliği bizi büyülüyor. Seyretmek, fotoğraflarını çekmek ayrı bir mutluluk veriyor.

Kökez Göleti’ndeyiz. Bulutlar ve ağaçların nefis yansıması, Göleti tablo haline getirmiş. Bu ıssız, sakin bir o kadarda güzel gölet adeta biz fotoğrafçılar için tam bir çekim alanı sunuyor.

Göletten, Kökez Gölü’ne geçiyoruz. Bereket Dağının karlı manzarası eşliğinde bizi karşılıyor. Ömer hoca ’’ Kendini bilmez biri buraya çit çekip zapt etmeye çalışmış. Birde girişe köpek bağlamıştı. Hükümet çitleri sökerek yine onu tabiata döndürdü. Zamanında burada da çok kardelen vardı. İnşaatlar yüzünden çoğu artık yetişmez oldu’’ diyor.

Dönüşte Ayı Çayırı’ndan geri dönüyoruz. Küçük yerleşim yerleri, adeta terk edilmişliği vurguluyor. Dağların arasından geçerken temiz hava ve manzara her zamanki gibi huzur veriyor. Kışın ve Baharın güzelliklerini bir arada, Kardelen, Şakayık, Sıklemen ve Nergisleri tabiat ananın en kuytu köşelerinde gördük. Yine yeniden şehir hayatına dönmek kolay olmayacak. Antalya’ya dönüş zamanı, tabiatın bu güzelliklerinden ayrılmak zor oluyor.

*****