Levent Seçer’den “Aşk Zordur”

Aşk Zordur

Prof. Dr. Levent SEÇER

Sen beni bilmezsin!… Sıradan kahramanları sevmem… Savaş varsa orta yerde, cenk alanı döndüyse yangın yerine ve kılıcım varsa elimde… Alt ederim mitralyöz bakışları, boyun eğmem kurşun sözlere… Tek başıma yaşarım kendi savaşımı, asker istemem!

Baltalarımı biler, Cânhıraş kalbime söz geçirir ve Tanrı’ yla buluşmayı bekleyen ruhlar gibi, senin geleceğin günü beklerim…

Mütareke yıllarında Fransız’ a direnen Karayılan’ a benzerim biraz… İstanbul sevdasına gemileri karadan yürüten Fatih’ e de benzerim…

Ve bilir misin; ben biraz da sana benzerim…

***

Sen beni bilmezsin!… Her gün yatırıp uykuya gönlümü, yangın söndüren onayını beklerim… Ve bilir misin ki; özverinin, çiçeğin kökü olduğunu! Çiçeğini yeşertmek için, toprağın altında su arayan kökün olmak, kök salıp topraklarına, rüzgârlarında dans etmek isterim. Bazen, Shiındlerin Listesi’ nde ki siyah beyaz Yahudiler arasında yürüyen kırmızı ceketli çocuğa benzerim, fark edemezsin beni… “Yüzeyde hazine bulamazsın.” demişti babam; “Kıymetli madeni bilmeyen, yüzeyde bulduğu gazoz kapaklarını takar boynuna…” Derine inmeye çok çalıştım ama, küçük bir çocukken, gazoz kapağı kolyelerim çok oldu bilir misin?

***

Sen beni bilmezsin!… Kirli aşklarla lekelenmiş yürekleri, bembeyaz mendillerle temizlemek isterim… Çoban Santiago’ya benzerim biraz, piramitlerin dibindeki hazinemi bulabilmek için sırf, düşerim hiç bilmediğim yollara… “Seni Seviyorum” un anlamını sende keşfetmek isterim…Ve seni görebilmek için geceleri, uykuya teslim edip düşüncelerimi, rüyalarımda seninle buluşabilmeyi beklerim…

Gözlerindeki çakmak bakışla tutuşturup yüreğimi Halil Rahman gibi her gece, hem kendimi hem seni yakarım kor ateşinde… Ateşimi su, odunumu balık yaparım… En fiyakalısından bir sevda türküsü tutturup sonra, sabahçı kahvelerinde demli çayın şekerine benzerim…

Ve bilir misin; ben biraz da, sana benzerim…

***

Sen beni bilmezsin!… İçinde adının geçtiği cümleler kurarım… Öznesine seni, yüklemine beni, zamirine umudu, fiiline sevgimi koyarım…Deli Dumrul olup bir dağ başında, köprülerinden geçmeni beklerim… Ve kitaplar yazarım her gece düzinelerce…

Girişine beni, ortasına seni, sonuna ikimizi yazarım…

Tatlı masallar anlatırım sonra küçük çocuklara… Prensesi seni, prensi beni, kırmızı elmayı sevgimiz yaparım… Durup dururken ağlarım sonra… Kirpiğe beni, gözyaşına ikimizi doldururum…

Ve ben biraz da, sana benzerim…

***

Sen beni bilmezsin!… Her gün, hem de yeni bir umutla, sana dair türküler bestelerim… Notasına seni, es’ ine beni, melodisine ikimizi yazarım… Ve bilir misin; Çaldığım ıslık, söylediğim türkü hep senin besteni söyler bilmeden… Sen beni bilmezsin…

Sevgi dilencilerinin mesken tuttuğu arsız sokaklarda; başım dik, alnım ak dolaşırım… Ve her sabah, geçtiğin yolların kokusunu çekip içime, çizgilerini sayıp yürüdüğün kaldırımların… Sana gelirim, çok uzaklarda bir aleve uçan kelebekler gibi… Yangınına gelirim…

***

Sen beni bilmezsin!… Gün gelir de ararsan beni, dalarsa diye gözün uzaklara; yaşadığın kentin tüm sokaklarına izlerimi bırakıp ve ağaçlarına kazıyıp adımı, Acem buselik makamında şarkılar söylerim yalnızlığıma… Kırılgan bir tebessüm kondurup dudağımın kenarına sonra, açılırım masmavi denizine…

Gemicilere fısıldayıp adını, dilimden dökülen kelimelerde suçüstü yakalanırım…

Siz onu bilmezsiniz! Engindir yüreği, eser başında tatlı poyraz yelleri, ama… Kara bulutlar dolaşır başında, güneşi göremez, çakıl taşları gezinir diplerinde… Duvarlar inşaa edip sularında, kendi engellerine yenilir.” derim…

***

Sen beni bilmezsin!… En çatallı zıpkınları alıp elime, vahşi balıklarınla savaşmak isterim… En şiddetli fırtınaları estirip kendi gökyüzünde, dağıtmak isterim kara bulutlarını…Ve bilir misin;

Aşılmaz sandığın duvarlarda halat olup beline, kırılmaz sandığın camlarda elmas olup eline… Kıyılarındaki pembe tabaklara bir gül de ben koymak isterim… Ve çözülmemiş bulmacaların gizinde arayıp seni, beyaz yelkenli gemilerinde kaptanın olmak isterim…

***

Sen beni bilmezsin!..

*****

Önceki

Kalem Tutma Ve Yazılanı Okuma Sanatı

Sonraki

‘Proje Gücü’ Gerçek Olabilir mi?

Yorum yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Popüler Yazılar