ACI DEPREM
M. Demirel Babacanoğlu Yazdı
Acı deprem. Acı olmayan ne var ki? Tatlı onun kardeşi. Her an birbirine dönüşebilir!
Bir yıl geçmiş aradan, iyileşmeyen yaralar, kanayıp duruyor… Depremzedelerin çoğu kendilerine el uzatılmadığını belirtiyor!
Biz çocukken birkaç depreme tanık olmuştuk. Hemen evin dışına kaçmıştık. Büyükler depremi şöyle anlatırlardı. Yerin altında oyuklar, delikler, mağaralar var; göçtü mü deprem olur.
Düşünüyorum da, bir mağaranın, bir oyuğun, bir deliğin yıkılmasıyla bu kadar geniş kapsamlı deprem mi olur? Olmaz! Fay (*) kırılması gerekiyor!
Diyorlar ki, yerin altından “Fay” geçiyor. Fay kırıldı mı; sarsılıyor yer, üstündekileri atıyor, altındakileri fışkırtıyor. İnsan mı, canlı mı, var, cansız mı var, hepsi gidiyor? Nereye? Nereye olacak yokluğa.
Deprem buymuş! Demek ki, demekten kendimizi alamıyoruz!
Adana, Kahramanmaraş, Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Malatya, Elazığ (…) 7.7 – 7.6 şiddetindeki depremlerde 53 bin 537 kişi ölmüş! Şimdi yıldönümünde, yastayız.
Adana, Çukurova-Güzelyalı Mahallesinde 14 katlı Alpergün Apartmanı yıkıldı 96 kişi yaşamını yitirdi. Yakınları sevenleri giysilerini getirdiler, yıkılan apartmanın yerine, üzerine karanfil çiçek koydular, ağıt yaktılar. Acılar unutulacak gibi değil, çok derinde.
6 Şubat, Saat 04.17’de sallanıyor yeryüzü; dışarı kaçıyoruz. Evin karşısında semt pazarı var, toplanıyoruz. Her kafadan bir ses çıkıyor. Evlere hiç kimse girmiyor; ben giriyorum… Girme diyenler var. Öğle saatlerinde yeniden sallandı yeryüzü; iki ayağımı gereledim, zor durdum!
Peki bu 06 Şubat 2023 depreminden sonra depremler durmuş mu? Yooo hayır, ne durması? Ardından 157 bin artçı deprem olmuş. Artçı depremler can almamış mı? Almaz olur mu?
Bu deprem on bir ili yerle bir etmiş, ell üç bin kişi ölmüş! Diğer canlılar dahil değil. Hele cansız dediğimiz dağ taş, toprak hiç değil. O aritmetiği nasıl yaptılar bilmiyorum?!
Japonya’da 7.6 şiddetinde bir deprem oluyor, kimse kaçmıyor! Evin içindeki eşyalar yıkılması diye tutuyorlar. Yalnızca 200 kişi ölüyor! Tanrı esirgesin öyle bir deprem olsa bizde, hiç canlı kalmayacak!
Evsiz, yurtsuz kalanlar çok perişan… Hayırseverlerin çok yardımı oldu. Camilerde, okullarda kaldı insanlar. Yemek, yatak getirdiler; geceyi uyanık geçirdiler.
Bugün bile deprem yaralarının sarılmamış olduğunu belirtiyor yayın organları! Hasarlı yapılar, yıkılan binalar toplanmamış. Enkazlar yerlerde serili. Çadırlarda, konteynerlarda barınanlar var. Oğlunu kızını, ana-babasını, yakının yitirenler arıyorlar; bir mezarı olsa, bir mezarı, ona da razıyım diyorlar.
Hatay’da bir Muhtar bizim mahallede 15 bin aile vardı, 35 aile kaldı diyor. Bir anne, kendim için hazırladığım mezara kızımı torunumu koydum diyor…Ne acı değil mi? Acıların acısı.
Malatya’da 23 bin konut, 100 cami yıkılmış… say say bitecek gibi değil…
Kalanlara Tanrı sağlık versin, ölenlere rahmet etsin.
11 Şubat 2024, Adana
………
(*) Fay; arazide meydana gelen, bir tarafı yüksek, bir tarafı engin olan büyük yarık. /Hayat Büyük Türk Sözlüğü
****
