Girit’ten Göçün Öyküsü Okuyucuyla Buluşuyor

Girit’ten Göçün Öyküsü Okuyucuyla Buluşuyor

Haber: Erol Ünal

Meltemin Anatoli’ye Savurdukları kitabının imza günü, 18 Aralık Cumartesi 16:00-18:00 saatleri arasında Hakan Aykan Kültür ve Sanat Merkezi’nde (Trafo) gerçekleştirilecek. Hüseyin Yeter Şakar Meltemin Anatoli’ye Savurdukları (Dedem Klavura İbrahim’in Girit’ten Göçü) kitabını 18 Aralık’da Trafo Bodrum’da imzalayacak.

Otobiyografik Bir Göç Hikayesi olan kitap bir zamanlar Girit’ten göç etmek zorunda kalmış, yurtlarından koparılmış bir soyun temsilcisi, Klavura İbrahim Reis’in torunu Hüseyin Yeter Şakar’ın kalemiyle okurlarla buluşuyor.

“Bodrum’un hafızası” olarak nitelendirilen Hüseyin Yeter Şakar bu kitabıyla Osmanlı döneminde Girit adasına yerleşmiş birçok Müslüman ailenin mübadele döneminde yaşadıkları zorlukların, sevinçlerin ve hüzünlerin bir portresini gözler önüne seriyor. Kitabı yayına hazırlayan Timuçin Binder de “Geçmişte kaybolmaya direniş, bir kültürün değişimi, bir göç hikâyesi” sözleriyle kitabı  tanımlıyor.

Bodrum’un saygın isimlerinden Hüseyin Yeter Şakar 2019’un Eylül ayında ilk defa kökleri olan Spinalonga’yı ziyaret etme fırsatı buluyor. Ata toprağı hakkında edindiği bilgilerle babasından, aile büyüklerinden dinlediği hikâyeleri birleştiriyor ve Spinalonga’dan Bodrum’a uzanan bu sürükleyici göç hikâyesini yazmaya karar veriyor. Hüseyin Yeter Şakar sadece ailesinin hikâyesini anlatmıyor, bir kültürün değişimini de bizlere aktarıyor.

Girit’te büyümüş Klavura İbrahim Reis’in Yirminci Yüzyıl’ın hemen başında huzursuzlukların başlamasıyla ailesini de yanına alarak bir yelkenli ile Girit’ten Kos’a, ardından Bodrum’a olan göçleri kitabın ilk bölümünü oluşturuyor. İkinci bölümde ise ailenin Bodrum’da kurdukları yeni hayatlar okuyucuya aktarılıyor.

Hüseyin Yeter Şakar

GELECEK KUŞAKLARA DEĞERLİ BİR ARMAĞAN

Hüseyin Yeter Şakar kitabı hakkındaki düşüncelerini şöyle dile getiriyor: “Giritli atam, dedem Klavura İbrahim Reis’in hayatını ve babam Derviş’in on yaşında ailesiyle birlikte yaşadığı ata topraklarından kaçmalarına sebep olan acı olayların hikâyesini, babamın bizzat kendi ağzından canlı tarih olarak işittiğim şekliyle evlatlarıma ve gelecek olan nesillerime bir şekilde aktarmak arzusunu yıllarca içimde saklı tutmuştum.

Sonunda doğan bir fırsat neticesinde gittiğim ata toprağım Girit’i görüp tanıdıktan sonra hikâyemi kaleme alma arzusu bende önü alınamaz bir tutku halini almıştı. Her neslin bir atası vardır. O ata, o ailenin büyük dedesidir. Dedelerimizin hayat hikâyelerini, babamızdan duyduğumuz şekliyle evlatlarımıza ve gelecek nesillerimize canlı tarih olarak aktarmak her babanın görevidir. Şahsen ben bunu kendime şiar edinmişimdir.

‘Geçmişini merak edip öğrenmeyen nesiller, gelecek kuşaklarına, geçmiş nesilleriyle ilgili aktaracakları hiçbir bilgiye sahip olamazlar’ düsturuyla yola çıkıp ‘Meltemin Anatoli’ye Savurdukları, Dedem Klavura İbrahim’in Girit’ten Göçü’ ismiyle naçizane kaleme aldığım bu kitabımı çocuklarıma ve gelecek olan kuşaklarıma armağan ediyorum”.

Kitap, Bodrum Deniz Müzesi’nden ve müze yönetimi tarafından belirtilen online satış noktalarından satın alınabilecek.

*****

Önceki

Lisa Aisato & “ Hayatın Tüm Renkleri”

Sonraki

Bodrum Renkli Bir Yılbaşı Geçirecek

Yorum yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Popüler Yazılar