Yeşilçamın Sultanı Türkan Şoray
Vadullah Taş Yazdı.
Yeşilçamın Sultanı Türkan Şoray
Türk sineması yüz yılı çoktan geçti ve beraberinde bir çok mirası da ardından bizlere armağan olarak bıraktı. Ne mutlu bize ki yüzlerce yılı yıldız ve Starlarla doldurabildik. Yılmaz Güney filmi YOL, Metin Erksan filmi SUSUZ YAZ ile Altın Palmiye ödülü ve Nuri Bilge Ceylan‘nın son filmi KIŞ UYKUSU ile Cannes film festivalinde en iyi film ödülü ile taçladırdı bizi.
Bu yıldızlarımızın içinden biri de sinemamıza adını altın harflerle yazan bakışları ve gözleri ömre bedel olan sultanımız Türkan Şoray. Gösterdiği performans, yönettiği filmler, yazdığı kitaplar ve sanaryolar da bunun bir göstergesi olmalıdır.
Teşekkürler sultanım iyiki varsın ve iyiki Türk Sinemasının Sultanısın.
Yeşilçamın sultanı, Türkan Şoray
Sevgisi ve şöhreti ülkemizin sınırlarını aşmış kendine özgün kuralları olan, güzelliği ve duruşu ile sultanımızı hangi satırlara sığdıracağımı anlamış değilim. Sinema tutkusu başka bir tutkuya benzemez, hele hele söz konusu Türkan Şoray olunca bu tutkuyu da aşar kronik bir hastalık olur.
Sultanın fanları, hayranları bir çok takım fanatiklerinden daha bağımlı ve bağlıdır sulan sevgisine. sultan resimlerinden basılan milyonlarca objeye,tişörtlere rastlarsınız. Resim ve filmlerini biriktirenler, şarkılar ve destanlar yazanlar. İşte sinemayı sanat yapan ve bizlere sevdiren sultanımız Türkan Şoray…
Onu görüp dokunanlar resim çektirmek için ezilenleri ben gözlerimle gördüm, ve aman tanrım nasıl bir sevgidir. dünyanın hiçbir yerinde bu kadar samimi ve yürekten sevgiye rastlamamıştım,gerçekten Gözleri ömre bedel…yüreğinin yumaşaklığı hanımefendi duruşu ve disiplinli çalışması da kurallarının tanımıydı.
28 haziran 1945 yılında fatihte doğar. Fatih orta kız lisesinden mezun olur. 1960 yılında yapımcı ve oyuncu Zeki çan’ın “köyde bir kız sevdim” adlı filmde rol alır. yönetmen Türker inanoğlu’nunda ilk yönetmenliği olacaktı. bu film 2 starı yeşilçama kazandıracaktı.
Yeşilçamın sultanı Türkan şoray ve yeşilçamın çınarı yapımcı yönetmen Türker inanoğlu’nun beyazperdeye görüneceği ilk film olacak, yeşilçamın en çok sevilen oyuncusu ve kendine has olan kurallarını koyan Türkan şoray kanunları var olacaktı. Tüm yapımcı, oyuncu ve seyirciler dahi bunu kabul edecek, yüreklerine basacaktır. Yıllarca öpüşmeden soyunmadan seyircisine ve hayranlarına büyük bir sadakatle işini yapacak, her filmde seyirciyi kendine aşık edecek güzelliği dillere destan olacaktı.
1963 yılında iş adamı Rüçhan Adlı ile birliktelik yaşamaya başlamış ve bu beraberlik 1988 yılına kadar sürecek. Rüçhan Adlı’dan ayrıldıktan sonra, 1983 yılın,da Tiyatro ve sinema sanatçısı Cihan Ünal ile evlenir. 1984’teYağmur adında bir kız çocuğu dünyaya gelir ve 1987 yılında da Cihan Ünal’dan ayrılır. Sinema ve ses sanatçısı Nazar Şoray’ ın ablası olan Türkan Şoray’ın ; annesi Meliha Şoray’ın ikinci evliliğinden Figen isimli Amerika’da yaşayan bir kız kardeş daha bulunmaktadır.
SO-DER (Sinema Oyuncuları Derneği)’ in 1988’de kuruluşunda görev aldı ve iki dönem Derneğin Başkanlığını yürüttü. İlk tv dizisi Seni Sevdiğim Kadar’ı çekti. Astronomik teklifler aldığı halde müzik sektörüne girmedi ve sahne almadı. Gelen tüm teklifleri reddetti. Birkaç reklamda oynadı. Kendi adına okul yaptırdı ve Devlet Sanatçısı ünvanını aldı. 200’e yakın filmde oynadı. Atıf yılmaz ile Metin Erksan gibi yönetmenlerle özdeşleşerek kendi adına dört filme de yönetmen olarak imza attı. Bir çok etkinlikte jüri üyesi olarak hizmet verdi. Antalya Altın Portakal film festivalinin 50. Yılında jüri başkanlığı yaptı.
Önemli filmleri:
Acı Hayat, Lekeli Kadın, Çalıkuşu, Sinekli Bakkal, Bir Dağ Masalı, Azap, Dönüş, Zulüm, Vesikalı Yarim, Mahpus,
Selvi Boylu Al Yazmalım, Hazal, Yılanı Öldürseler, Seni Kalbime Gömdüm, Mine, Hayallerim Aşkım Ve Sen,
Berdel, Körebe, Soğuktu Ve Yağmur Çiseliyordu, Menekşe Koyu, Şahmaran, Rumuz Goncagül, On Kadın, Bir Kadın Bir Hayat, Güllü…
*****