Mistik Havası, Tarihi Yapılarıyla “Kayaköy”

Mistik Havası, Tarihi Yapılarıyla

“Kayaköy”

Şahika Öner Yazdı

Kayaköy, Fethiye’de olup, nüfus mübalesinden sonra terk edilmiş, Müze Köy konumundadır. Mimari yapısı, dar sokakları, kiliseleri ve doğasıyla etkileyici bir atmosferi olan eski bir Rum köyüdür. Fethiye’nin en güzel ve en önemli yerleşim alanlarından biridir. Fethiye, Ölüdeniz yolunda, Hisarönü kavşağından, Kayaköy tabelasını takip edip, çamlar arasından giden bir yoldan, Kayaköye ulaşabilirsiniz. Biri diğerini güneşini kesmeden, sıralanan bu taş yapılar, yörenin ilginç tarihsel dokusunu oluşturmaktadır.

Kayaköyü, onbirinci yüzyılda, Rumlar tarafından Likya uygarlığına ait “Karmylassos” kenti üzerine kurulmuş ve bu kentin ismi “Levissi” olmuştur. Yaklaşık 25.000 kişinin yaşadığı köy, yirminci yüzyılın başına kadar varlığını sürdürmüştür. Savaş, Kaya Çukuru’nda dostça yaşayan, iki toplumu birbirinden ayırmış, kentinden, evinden, anılarından koparılan insanlar için pek çok acılar yaşatmıştır. 30 Ocak 1923 tarihinde, Türk ve Yunan hükümetleri ile yapılan halkların karşılıklı değişimi anlaşmasına göre, Levissi Kentini terk eden Rumlar, bölümler halinde Fethiye Limanından Yunanistan’a göç etmiştir. Yerlerine Batı Trakya’dan aynı kaderi paylaşan, ama daha az sayıda Türk göçmenler getirilmiştir. Bu göçmenlerin çoğu Kayaköy’deki koşulları beğenmeyerek, Anadolu’nun başka yerlerine yerleştirilmişlerdir. O yüzden Kayaköy’ü Yunanlıların terk etmesinden sonra boş kalmıştır.

Yapıların büyük çoğunluğunu evler oluşturmaktadır. Arazinin yapısına göre tek veya iki katlı olarak inşa edilen evlerde zemin kat genellikle ahır veya kiler olarak kullanılmıştır. Evlerin büyük çoğunluğu tek ve ikişer odalı mekanlardan oluşmaktadır. Üç odalı evlerin sayısı oldukça azdır. Evlerin girişinde genel olarak yaşam alanları ve sarnıçlar bulunmaktadır. Sarnıçların üzeri aynı zamanda ayrı bir mekan olarak kullanılmıştır. 1912 yılında 6500 kişilik nüfusa ulaştığı bilinen köy, kilise, eczane, hastane ve hekimleri, okulları, postanesi ve zanaat atölyeleri ile yörenin en büyük sosyal ve ticaret merkezi konumundaydı. Aynı zamanda bir basımevi de bulunan köyde, tüm Güney Ege’nin en güçlü gazetesi olan “Karya” çıkartılmaktaydı.

Anadolu Rumları iyi yatırımcı olduklarından ekilir dikilir araziye değil, çevredeki kayalık, taşlık alanlara ev kurarlardı. İşte, Kayaköy de bu anlayışa uygun şekilde özgün bir yerleşim alanı olarak inşa edilmiş. Kentin aşağı mahallesindeki Panaghia Pyrgiotissa Kilisesi ile yukarı mahalledeki Taksiyarhis Kilisesi halen ayaktadır. Buna karşın, yaklaşık iki bin taş ev, şapeller, çeşitli atölyeler, okullar, hastane binası, kütüphane ve diğer amaçlı binaların günümüze kadar olan süreçte fiziksel koşullara direnemediği görülmektedir.

Cumhuriyet gazetesinin kurucusu ve Atatürk‘ün yakın çalışma arkadaşı Yunus Nadi Abalıoğlu (Abalızadelerin Yunus Nadi) 1880 yılında ailesinin buraya yaylaya geldiği sırada Kayaköy‘de (Levissi’de) doğmuştur.

Kayaköy bir tepede kurulmuş, geleceğe direnen yapısıyla göz dolduruyor. Sabah sisler içerisinde ayrı bir güzellik sunan Kayaköy, mistik havası, tarihi yapılarıyla, gizemli sokaklarında geçmişin izlerini takip ederek görülmesi gereken yerlerdendir.

*****

Önceki

3 KASIM 2019 P A Z A R Ediz Hun ve On Küçük Zenci 

Sonraki

Ankaralı Sanatçılar’ın İstanbul Sergisi Açıldı.

Yorum yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Popüler Yazılar