Bodrum’da Nar Tugan Şenlikleri
Haber :Erol Ünal
Fotograflar : Semra Oksay
Nar Tugan ya da diğer ismiyle Nardoğan Şenlikleri yedi yıldır Türkiyede sadece Bodrum Gündoğan’da her sene 21 Aralık gecesinde kutlanıyor. Arif Vidinli’nin 7 yıl önce Bodrum’da başlattığı Türklerin en eski bayramı olan NARTUGAN‘ın bu sene de kutlandı. Nartugan Moğol dilindeki Nar (Güneş), Türk dilindeki Tuqan (Doğan) sözcüklerinden oluşmuştur. Her yıl kış gün dönümünün olduğu kutlanan gelenekselleşen etkinlik Bodrumda sadece Gündoğanda değil birkaç senedir Kumbahçe sahilinde de kutlanıyor. Gündoğan Sahili’nde düzenlenen 8. Nar Dugan Kültür, Sanat ve Şenliği’ne ilgi büyük oldu. Şenliğe şenliklerin onursal başkanı Arif Vidinli’nin de aralarında bulunduğu yaklaşık 800 kişi katıldı. Etkinlikte, şenlik ateşi yakıldı, yöresel sanatçılar Azeri türküleri ile yöresel türkü ve şarkıları söyledi, şenliğe katılanlar bol bol dans edip, halay çekti. kutlamalarda ilk olarak mahalle kadınlarının rengarenk basma kıyafetleri ile halk oyunları oynandı. Öğrencilerin drama gösterisi ile devam eden şenliğe çok sayıda vatandaş katıldı. Şenlikte Çökertme, Kerimoğlu, Harmandalı gibi Ege türküleri eşliğinde zeybek oynandı. Temsili akçam ağacına kesilen kumaşlar adak olarak bağlandı, şenliğe katılanlara mandalina ve lokma ikram edildi. Renkli görüntülerin yaşandığı şenlikte, Nar Dugan şiirleri okundu. Şenliğe katılanlar yakılan ateş ile bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi. Çeşitli ikramların yapıldığı etkinlik, dağlar kızı reyhan şarkısı ile ünlenen Zaliha Özgen’in söylediği şarkılarla günbatımına kadar sürdü. 22 Aralık Cuma günü akşamı Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü İzmir Devlet Türk Dünyası Dans ve Müzik Topluluğu şef Mehmet Ali Gevrek yönetiminde müzik ve dans gösterisi sundu. Bodrum Oda Orkestrası şef Nesrin Bayramoğulları yönetiminde Herodot Kültür Merkezinde konser verdi. Konsere solist olarak Soprano Burcu Ömür Zeybek, Tenor Arda Aybek ile İzmir Devlet Senfoni Orkestrası sanatçılarından Ozan Akkol katıldı.
NARTUGAN NEDİR ?
Türklerin, tek Tanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, tam ortasında bir akçam ağacı vardı. Buna hayat ağacı diyorlar. Türklerde güneş çok önemliydi. İnançlarına göre gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 21 Aralık’ta gece gündüzle savaşıyor. Uzun bir savaştan sonra gün geceyi yenerek utku kazanıyor. İşte bu güneşin utkusu, yeniden doğuşu, Türkler büyük şenliklerle akçam ağacı altında kutluyorlar. Güneşin yeniden doğuşu, bir yeni doğum olarak algılanıyor. Bayramın adı Nar tugan (nar=güneş, tugan, dugan=doğan) Doğan güneş. Güneşi geri verdi diye Tanrı Ülgen’e dualar ediliyor. Duaları Tanrıya gitsin diye ağacın altına armağanlar koyuyorlar; dallarına alacalı ipler bağlayarak o yıl için dilekler dileniyor. Nar tugan Kültür Etkinlikleri müzik dinletisi eşliğinde şenlik ateşinin yakılması ile başlıyor. Ateşin etrafında toplananlar kopuz eşliğinde şarkılar söylüyor, otantik müzik aletleri çalıyor, yöresel oyunlar oynuyor. Dilek ağacının süsleneceği etkinlikte, Mavi Gök’e en iyi dilekler sunuluyor.
GECE İLE GÜNDÜZÜN KAVGASI
Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, Nar Tugan’ı şöyle açıklıyor: Eski Türklerde, gökyüzü tanrısal bir güç olarak kabul edilirdi. Geceyle gündüz kavga halindeydi. 21 Aralık tarihinin ardından günlerin uzamaya başlaması, kutsal kabul edilen güneşin kavgayı kazandığı gün olarak kabul edilir ve bunun için şenlikler düzenlenirdi. Bu kutlamalarda ‘Akçam’ denilen çam dalı kullanılır, o çam dalının altına, Tanrı iyi insanlara iyi şeyler sunduğu için, hediyeler konulurdu. Tanrı gelecek yıl iyi şeyler versin diye de, o çam dalına iyi dilekleri simgeleyen bezler, süsler bağlanırdı. O gün aileler bir araya gelir, yemekler yapılır, yenir, şarkılar söylenip, dans edilirdi. Nardugan Roma’da Satürnalya, Antik Yunan’da ise Dionysos Şenlikleri olarak kutlanan, Türklerde Güneş’in Doğuşu anlamına gelen ve Ön Türkler’deki atalar
kültü döneminden günümüze kadar Orta Asya coğrafyasında Güneş kültü adına kutlanan bir bayramdır. Tatarlar bu bayrama Koyaş Tuğa yani Güneş Doğan günü derler. Başkurtlar, Udmurtlar Nardugan veya Mardugan, Mişer Tatarları Raştua, Çuvaşlar Nartavan ya da Nartukan, Zırizyalar Nardava, Mokşalar Nardvan adını verirler.
HAYAT AĞACI
O gün aileler bir araya gelir, yemekler yapılır, yenir, şarkılar söylenip, dans edilirdi. Türklerin tek tanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, yerin göbeği sayılan yeryüzünün tam ortasında bir “akçam ağacı” bulunuyor. Bu ağacın tepesi de gökyüzünde oturan tanrı Ülgen’in sarayına kadar uzuyor ve buna hayat ağacı diyorlar. Bu ağacı, motif olarak bizim bütün halı, kilim ve işlemelerimizde bulabiliriz.
TÜRKLERDE GÜNEŞ ÇOK ÖNEMLİ
Ülgen, insanların koruyucusu, sakallı ve kaftan giymiş olarak sarayında oturuyor ve geceyi, gündüzü, güneşi yönetiyor. Türklerde güneş çok önemli. İnançlarına göre, gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 21 Aralık’ta gece, gündüzle savaşıyor. Uzun bir savaştan sonra da gün, geceyi yenerek zafer kazanıyor. Bu, güneşin yeniden doğuşu, bir yeni doğum olarak algılanıyor Türklerde.” Bu bayrama Nardugan veya Nardoğan’da deniliyor.
*****