Alakır Vadisi & Aşure Günü

Alakır Vadisi & Aşure Günü

Haber & Fotoğraflar Şahika Öner

Eylül son haftası, Yaban Yürüyüş Grubu, Ulaş Al önderliğinde, Nur Ay arkadaşımla Alakır Vadisine gidiyoruz. Yürüyüş bitiminde, Alakır Vadisi’nde bizi köylülerin yaptığı, kazanla Aşure bekliyor olacak. Hisarçandır’dan, Söğüt Cuması’ndaki, Kuzca Köyü’ne doğru yola çıkıyoruz. Toros Dağları bütün heybetiyle bize eşlik ediyor. Söğüt Cuması Yaylası, bin 450 rakımda olup, sedir ağaçları bulunuyor. Yayla, Kumluca ilçe sınırları içerisinde olmasına rağmen, Kemer, Antalya il merkezi, Aksu, Serik, Manavgat ve Isparta halkı tarafından da tercih ediliyor. Söğüt Cuması Yaylası Kumluca’ya 60 Kilometre, Kemer ilçesine 30 kilometre, Antalya il merkezine ise 55 kilometre uzaklıkta bulunuyor.

Gerçek nüfusu 300 olan Kuzca Köyü, yaz aylarında tatilcilerle birlikte yaklaşık 3 bin kişiyi buluyor. Yürüyüş gruplarının uğrak yeri olan bu yer, sabahın soğuğuyla bizi karşılıyor. Yol kenarına masalar atılmış. Ortada, sövüş domates, salatalık, turşu, zeytinler masaya renk katıyor. Çayın kokusu da iştah artırıyor. Sabah kahvaltısında, gözleme yiyor, sohbet ediyor, Alakır Vadisinde, yürüyüşe başlıyoruz.

Batı Toroslar olan Beydağları devamınca uzanan Sirgen ve Tocak dağları yan kabarığı ile doğuda Kıyı Sıradağları arasında, ortası boyunca Kumluca Ovası’na doğru uzanan Alakır Vadisi büsbütün başka bir şekilde göstermektedir. Vadide 50 kadar köy varlığını sürdürmektedir.

Bazen, düz, bazen, patika, bazende tarlalardan geçiyoruz. Yoldaki üzüm ağacı şeker gibi, herkes nasibini alıyor. Keçileri otlatan çoban kadınları yol üzerinde bize bazen eşlik ediyorlar. Öğlen güneşi tepemizde, herkesi bunaltıyor. Terk edilmiş taş evler, meyve ve çam ağaçları içerisinde yola devam ediyoruz.

Bizim grubun, kısa olan parkurunu, Alakır Çayı üzerinde sonlandırıyoruz. Grubun diğer bölümü, ilerde bizle buluşmak üzere yola devam ediyor. Su kenarı, asırlık Çınar Ağaçları gölgesinde iyi geliyor. Doğanın tadı, işte şimdi burada çıkıyor.

Yıllardan yürüyüşlere birlikte gittiğim, Kaptan şoför, Nurullah’la kayalar üstünde sohbet ediyoruz. Şimdi istikamet aşure yemeğe, kısa bir yolculuktan sonra Alakır’daki çeşme önündeyiz. Diğer yürüyüş grubuda geliyor, aşureler dağıtılıyor. Bol malzemeli, bana fazla tatlı geliyor. Çay faslından sonra, Alakır Çay kenarına iniyoruz. Piknik alanı olan bu yerde, aileler çoğunlukta, onlar yemek yerken çocuklar etrafta koşturuyor. Girişte küçük bir alabalık havuzu, yöreye ait, çeşitli taze otlar satılıyor.

Dönüşte tekrar Kuzca köyü’ne uğruyoruz. Eski Ahşap evlerin kapıları önünde fotoğraf çekiyorum. Köyden el yapımı dolma alıyorum. Akşam yemeği hazır oluyor. Evde yorgunluk atma zamanı geldi. Çektiğim fotoğraflara bakarken, yıllar sonra Alakır Vadisini tekrar görmenin keyfini yaşıyorum.

*****

Önceki

Yusuf Tolga Ünker’den 3D sergi; “Unutmaya Karşı”

Sonraki

23 Ekim 2020 Cuma Günün Sergileri

Yorum yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Popüler Yazılar