Sabahattin Ali & Kürk Mantolu Madonna

Sabahattin Ali & Kürk Mantolu Madonna

M.Demirel Babacanoğlu Yazdı

(Sabahattin Ali 25.02.1907’de Gümülcine’de doğmuştur. 02.04.1948’de Kırklareli’nde öldürülmüştür. Yaşamı, öğretimi değişik yerlerde geçmiştir. Şiirler, öyküler, romanlar yazmıştır. Haksızlığa uğramış, hapis yatmıştır. Geniş bilgi için bakınız Ansiklopedilere, internete…)

Kitap, yazın sanatlarının bütün öğeleri kullanılarak yazılmış, anısal öyküleri içermektedir. Tümce kuruluşları sağlam, içinden bir sözcük çıkarıldığında zaman bozulabilir. Akıcı, lirik bir dille yazılmıştır.

Halkçı, toplumcu gerçekçi olan yazar insanlığa hizmet için yazınsal kurallara özen göstermiştir. Betimlemelere çokça yer verilmemiş, söylemek istediğini eğip bükmeden söylemiştir…

Çıkış noktası o günkü gidiş düzenini kapsamaktadır. Kitabın baş kahramanı kendisidir denebilir! Raif Efendi rolünde görünürken ara sıra başka rollerde de görülmekte olduğu gözden kaçmaz. İşe girmenin zorluğu, haksızlıklar, düzen bozuklukları derinlemesine verilmiştir…

O yıllarda bugünkü gibi işsizlikler yaşanır. Yazar, bankada çalışan bir arkadaşına rastlar, bankaya gelmesini belirtir. Yazar gider. Şirketler arası tanıtımcılık hizmetlerine girer. Oturacak yer bile yoktur. Aşağılayıcı bakışlar altında ezilir. Raif Efendi’nin yanında sığıntı gibi duracak bir yer gösterilir. Raif Efendi yanına bir arkadaşın geldiğini umursamaz bile!

Bankaya gelen mektupları Türkçe’ye çevirir. Narin biridir. Sık sık hastalanır. O zaman hizmetliler gelen mektupları evine götürür, çeviririsin alır getirir… Birinde ise yazarın kendisi gider. Konuşurlar, birbirlerini anlamaya çalışırlar… Raif Efendi çok hastadır. Çekmecesinde bulunan not defterini, havlusunu filan alıp getirmesini söyler, getirir. Raif Efendi defteri sobaya at der. Ama, o defter bende bir gecelik kalsın önerisinde bulunur yazar. Defter kalır yazar… okur.

Raif Efendi, Edremit Havran’lıdır. Babası zengindir. O yıllar savaş yıllarıdır. Oğlunun askere gitmesini istemez. İstanbul’da “Sanayi Nefise Mektebi”nde okutur. Ama Raif Efendi okumaya pek hevesli değildir. Okulu bitirince Almanya’ya gönderilir. Orada sabun fabrikasında çalışsın, mis sabunculuğu öğrensin, yurda dönünce babasının sabun fabrikasında uygulasın düşüncesi vardır.

Bulgaristan üzerinden Berlin’e gider. Dul Freu Fredman’ın pansiyonunda kalır. Gezmeye çıktığında bir resim sergisinde, Maira Puder’in Madonna adlı resmini görür. Her gün bu resmi imrenerek izler. Puder, neden bu kadar bu resmi izliyorsun diye sorunca anneme benziyor diye yanıtlar.

Burada bir anne özlemi düşünülebilir!

Raif Efendi, pansiyona döndüğünde Pansiyon sahibi bir sırasına getirip gezintiye çıkmayı önerir, çıkarlar, bir birahanede sarhoş olana dek içerler. Bundan yararlanan Fredman Raif Efendi’ye sarılır, öper. Ama raif Efendi istekli değildir. Eve gelince, hemen odasına girer kapısını kilitler… Raif Efendi’den yüz bulamayan Fredman Tüccar Henri Döpke ile mercimeği fırına verir…

Ertesi gün Mis Fabrikasına gitmek için yola çıkar Raif Efendi. Ülkeyi düşmandan Kuvayi Milliyeciler kurtarmıştır. Askerlik korkusu kalmamıştır. Ülkeye dönme zamanı gelmiştir. Sabunculukla ilgili bir şeyler öğrenip dönecektir.

Nolendart Meydanı’na geldiğinde Maria Puder’i n Atlantik Bar’a girdiğini görür, o da ardında girer. Bar ünlüdür. Eğlence düşkünleri oraya giderler.

Madonna sanatkardır. Barda keman çalmaktadır. Raif Efendiyi görünce keman çalarak yanına gider. Bir süre eğlenirler, birlikte çıkarlar. Evde sevişirler.

Yılbaşı günü de aynı barda yeyip içip kendilerinden geçerler. İzin isteyip dışarı çıkan Madonna dönmeyince, Raif Efendi onu aramaya çıkar, karlar üzerine yığılmış olarak bulur, eve götürür, kendine gelince sevişirler.

Bir süre sonra Madonna kendi memleketi Prag’a gidiyor. Raif Efendi arasa da bulamıyor. Memleketine dönüyor. Madonna’ya mektuplar yazıyor ama yanıt alamıyor…

Raif Efendi’nin babası ölmüştür. Mallara enişte bey el konmuştur. Raif Efendi’ye bir iki işe yaramaz şeyler kalmıştır. Kendini savunamıyor Raif Efendi. Evleniyor, bankada çevirmenlik işine giriyor. Kendi ailesine, birde bacanağına bakıyor…

Ankara-Ulus’ta, Ortadoğu’dan alışverişinden dönen tüccar Herr Döpke ev eşi Freu Fredman’la karşılaşıyor. Yanlarında bir kız çocuğu vardır. Bu çocuk Raif Efendi’nin Madonna’dan olan çocuğudur. Ama Döpke ve eşi söylemiyor bu işi. Hoşbeşten sonra ayrılıyorlar…

Yazar defteri Raif Efendiye götürdüğünde, Raif Efendi dünyamızdan ayrılmıştır. İşte bu defterde yazılanlar Kürk Mantolu Madonna’nın hikayesidir

Sabahattin Ali, Kürk Mantolu Madonna, 160 s., YKM y., 94. Bsk., 2019

 

*****

Önceki

25 Haziran 2019 S A L I Günün Sergileri

Sonraki

“GÖLGESİYLE ÖPEN GÜNEŞİ İÇME SANATI’’

Yorum yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Popüler Yazılar